20110729

Etik...

Küresel, toplumsal, çevresel kaynak ve etkilerle şekillenen ideal insan özelliği... 


Bireyin kendisini ve çevresini anlama, yorumlama, açıklama ve gerçeği arama çabası olan felsefe dallarından birisi de Aksiyolojidir. Aksiyoloji, insanın yaşamı boyunca vardığı bir çok yargının kaynağı olan değerler sistemiyle ilgilendiği için “Değer Felsefesi” olarak bilinir. Etik de Aksiyoloji’nin uğraşı alanlarındandır.

Aristoteles‟ten beri kullanılagelen çok eski bir kelime olan etik, etimolojik olarak Yunanca “ethos - töre”  sözcüğü kökenlidir.

Etik, insanoğlunun gerçekleştirdiği bütün etkinlik ve amaçların yerli yerine konulması; neyin yapılacağı ya da yapılamayacağının; neyin isteneceği ya da istenmeyeceğinin; neye sahip olunacağı ya da olunmayacağının bilinmesi olarak tanımlanabilir. 

İnsanların kurduğu bireysel ve toplumsal ilişkilerin temelini oluşturan değerleri, normları, kuralları doğru-yanlış veya iyi-kötü gibi ahlaksal açıdan araştıran bir felsefe disiplini olan etik, yasal gerekleri aşan ölçüde, kendini kontrol edebilen ideal bir insan özelliğidir. 

...

Kimileri, “ahlaksız” bir davranışa “etik dışı” dendiği zaman daha kibar olduğunu, hatta yasal olarak “ahlaksız” söyleminin hakaret anlamına geldiği, ancak “etik dışı” denildiğinde hakaret kabul edilmediğini dikkate alınarak ahlak kelimesi yerine bazı hallerde etik kelimesi kullanıldığı görülmektedir.
Etik, uygulamalı (pratik) felsefenin bir konusudur; kuralları mantıklı olarak yorumlamaya çalışarak insanların ne şekilde davranmaları gerektiğiyle ilgili “iyi veya kötü” ayrımlı somut ve kanıtsal bilgiler sunmaktadır. Etiğin yönelttiği sorular, doğrudan tekil eylemlere ilişkin olmadıkları için; yani belirli bir somut, münferit, özel durumla ilgilenmedikleri için, bu alanla ilgili ahlak sorularından ayrılır. 
Ahlak, sosyolojik bir konudur; içinde yaşanılan toplumun çoğunluğu tarafından herhangi bir gerekçe gösterilemeden doğru kabul edilen değerlerin ve düşüncelerin toplamıdır, "doğru" olduğu hissedilenler ahlaka uygun olarak kabul edilir. Bu nedenle ahlak, içinde yaşadığımız topluma ve zaman içinde bu toplumun durumuna göre değişir, toplumdan topluma da farklılık gösterir. Ahlak ve ahlakilik etiğin konusunu oluşturur.

Etik ve ahlak arasındaki bu kavramsal değerlendirmelerden;
  • Ahlakın, etiğe göre daha dar bir anlamda ve kişisel davranışları yönlendiren değer yargıları olduğu,
  • Etiğin ahlak kavramını da bir bütün olarak kapsayarak onu aşan anlam taşıdığı,
  • Etiğin birden fazla bireyin uyması gereken ortak davranış, ahlakın ise bireyin uyması gereken normlar olduğu,
  • Etik kurallarının bir gruba yönelik yazılı, ahlak kurallarının ise bireye yönelik yazısız normlar olduğu,
sonuçları çıkarılabilir.

...

Ortak yaşamı mümkün kılan değerlere bağlı oluşan kurallar bütün bireyler ve toplumlar açısından aranılan ve hedeflenen değerler temel etik değer ve ilkeleriyle örtüşmektedir. Bu gerçekten hareketle, bir toplumdan diğerine çok büyük değişiklik göstermeyen temel ve üst etik değer ve ilkeler;
  • Adalet (hakça davranma),
  • Doğruluk - Dürüstlük (içi - dışı bir olma, hilesiz olma),
  • Tarafsızlık (nesnel davranma, liyakati esas alma),
  • Sorumluluk (bencillik ve bireysel çıkarlardan uzak olma, sorumlu davranma),
başlıklarında toplanabilir.

...

Toplumsal, ekonomik, fiziki ve teknolojik koşullar, toplumdaki egemen değerleri/ilkeleri ve uygulama kurallarını belirlemektedir. Zamanla bu koşullardaki değişikliklere paralel olarak ilkeler ve uygulamalar da gelişme ve değişim gösterebilmektedir. Bu nedenle, temel etik değerler zaman içinde de değişebilir.

...

Etik davranış, bireyin öğrenme, modelleme ve taklit ile elde ettiği, sahip olduğu kültür(ler), değer(ler) ve norm(lar) etkisi sonucunda taşıdığı rol(ler)e uygun olarak ve tekrarlarının sıklığı ile otomatikleşen özelliklerdir. Bu nedenle etik davranışın toplumsal etmenleri, kültür, değerler ve normlar kabul edilir. 


Temel etik değerleri kapsamında birey;
  • Olumlu (adil olmak, doğruyu söylemek, açık olmak, tutarlı olmak, bireysel bütünlük (integrity) göstermek gibi),
ve
  • Olumsuz (ayrımcılık, kayırma, rüşvet, psikolojik yıldırma (mobbing), ihmal, sömürü (istismar), bencillik, yolsuzluk, şiddet-baskı-saldırganlık, iş ilişkilerine politika karıştırma, hakaret ve küfür, bedensel ve cinsel taciz, görev ve yetkinin kötüye kullanımı, dedikodu, zimmet  gibi),
davranışlar gösterebilir..

İnsan davranışının etiksel temelleri her sosyal bilime yansıdığı da görülür, örneğin:
  • Bir kültürün bir diğeriyle ilişkilendirilmesinde yer alan karmaşıklıklar yüzünden Antropolojide,
  • Kıt kaynakların paylaştırılmasını içerdiği için Ekonomide,
  • Gücün tahsisindeki rolü nedeniyle Politika Biliminde (Siyaset Bilimi),
  • Grupların dinamiklerinin köklerindeki yeri itibariyle Sosyolojide,
  • Etik yapıların ilke ve kanunsallaştırılması nedeniyle Hukukta,
  • Etik davranışı öven, etik olmayan davranışı kötüleyen hali nedeni ile Kriminolojide,
  • Etik olmayan davranışı tanımlayış, anlayış ve tedavi edici rolü nedeni ile Psikolojide,
mevcuttur.

Etik, sosyal bilimler dışında kalan çeşitli bilim dallarına da yayılmıştır. Örneğin, ekolojide “çevresel etik” ve biyolojide “biyoetik” adıyla, adıyla önemli bir yer teşkil eder.

Analitik felsefede, etik geleneksel olarak;
  • Etik ifadelerin doğasını araştıran Meta-Etik, ,
  • Doğruyu yanlıştan ayıracak pratik ahlak standartlarını ve ahlaklı bir hayatın nasıl yaşanacağını bulmaya çalışan ve bu özelliği ile meta-etik ile uygulamalı etik arasındaki köprü olan Normatif Etik,
  • İnsan için güzel eylemenin bilgisine ulaşmaya çalışan etiğin, insan yaşamının somut sorunlarına ve açmazlarına da eğilmesi gerektiğini savunan anlayıştan doğarak uygulamalı bir bilim (eylem-bilimi) kimliğine kavuşturmaya çalışan Uygulamalı Etik,
alanlarına ayrılır.

Uygulamalı etiğin farklı uzmanlıklardaki etik problemleri inceleyen,
  • İş etiği,
  • Tıbbi etik,
  • Mühendislik etiği,
  • Yasal etik,
gibi bazı alt dalları (disiplinleri) mevcuttur. Her alt bu uzmanlıkların etik kuralları içerisinde ortaya çıkan yaygın mesele ve problemleri karakterize eder ve bunların kamuya olan sorumluluklarını tanımlar.

İş Etiği kavramı (business ethics),
  • Toplumda işe ve çalışmaya ilişkin değerler ve tutumlarla ilgili Çalışma Etiği (work ethics),
  • İcra edilen mesleğin sahibinin izlemesi ve uyması gereken (toplumsal kültür ve değerlerden bağımsız) küresel ölçekte kurallar, standartlar ve yöntemlerle ilgili Meslek Etiğini (professional ethics),
kapsamaktadır. Çalışma etiği; disiplin, verimlilik, kalite ve etkinliği önemser ve bireylerin çalışkan, tutumlu, dakik olmalarını da öngörürken meslek etiği kapsamında doğruluk, yasallık, yeterlik, güvenirlik ve işe/mesleğe bağlılık gibi bazı ilkeler önemsenmektedir.

O zaman düşünelim; mesleğimizi icra ederken doğru, iyi ve güzel eylemenin bilgisine ulaşmaya ve onu içselleştirmeye çalışalım...

Bilirim ki, mesleki yaşam biçimini belirleyecek mesleki ilke ve değerler ile bir ömür boyu yaşamak hür irade ile mesleğe adanmayı gerektirir; hayalleri gerçekleştirmeye yönelik eylemlerde, bir ömür sürecek meslek adanmışlığı ise ancak gönüldeki meslek sevgisi ile mümkün olabilir.


Can EREL
02.04.2011